SANTRAL İSTANBUL'DA VOGUE PARTİSİ VE ZIPPY

İstanbul Fashion Week başladı, bizim için de fazla mesai günleri başladı.Çarşamba gecesi Santral İstanbul'da IFW'nin açılış partisi vardı.Bu ilk partiyi Vogue dergisi düzenledi.

Partiye gitmeden önce canım arkadaşım Arte Tahir'in genel koordinatörlüğünü yaptığı, Etiler'deki Zippy'de Arte ile buluştuk.Zippy,Nispetiye'de eski El Torito'nun yerinde, içerisi tamamen renove edilmiş.Yola bakan camekanlı kısımda nefis bir şömine var, karşısına da içine gömülebileceğiniz pofuduk koltuklar koymuşlar.İnsan kendisini dağda gibi hissediyor.İnanılmaz keyifli.Cuma ve Cumartesi geceleri Zippy'de Grup Lokomotif çalıyor.

Biz şöminenin önüne oturduk ve Zippy'nin atıştırmalıklarını denedik.Kılıç balığı carpaccio,enginar ve kuşkonmazlı caprese ve zeytinyağlı prosciutto yedik.Yemekler lezzetli, fiyatlar da makuldu.Porsiyonlar son derece büyük olduğu için iki kişi paylaşmakta fayda var.

Zippy'nin şömine önü köşesi

Yemekten sonra Santral İstanbul'a doğru yola çıktık, Çarşamba gecesi olduğu için herhalde, trafik son derece açıktı ve Santral İstanbul'a onbeş dakikada ulaştık.

Hava çok soğuktu, arabaların bırakıldığı yer ile, partinin olduğu mekan arasındaki yürüme mesafesi ise oldukça uzundu.Tam,bu soğukta insanları donduruyorlar mı derken Park yerinden Shuttle çalıştığını fark ettik.Çok iyi düşünmüşler.

İçeri girdiğimizde bütün fotoğrafçılar aynı anda Arte'nin fotoğrafını çektiği için patlayan flaşlar yüzünden geçici bir körlük yaşadık.Ben parti mekanı olarak Santral'e bayılırım.Hayatım boyunca unutamıyacağım, muhteşem Zen Diomand partisini Melisa burada yapmıştı.O zamandan beri buraya bir sempatim var.İçerisi, adı üstünde eski bir santral.Bana nedense bir denizaltıdaymışım hissi veriyor.

Hakan ve Arte Partide

Parti son derece kalabalıktı, doğal olarak çoğunlukla modacılar,modeller,moda fotoğrafçıları,stil ve makyaj sanatçıları vardı.Partide rastladığım kişilerden aklımda kalanlar şunlar: Ece Sükan-Ediz Alhadef, Ahu Yağtu,Alistair Dundas,Melisa Eliyeşil,Demet-İbrahim Kutluay,Bahar Korçan,Burak Ertaş,Güneri Civaoğlu.Öyle Bir Geçer Zaman Ki adlı dizinin Caroline'i, Wilma Elles, Levent Özçelik ile gelmişti.Rolünün aksine son derece sempatik bir kız.Hakan'la Zeynep Tunuslu da birbirlerini pek bir sevdiler,bol bol dans ettiler.Pek sevdiğim moda blogger'ı Hasan Koca'ya da rastladık, elinde makina bol bol resim çekiyordu.

Crowd harikaydı, genç trendy insanlar, güzel kızlar ve bol bol gay adam.(Ki bu durum beni fazlasıyla mutlu eder)Bu arada, gayler arasında yükselen trend sakal bıyık bırakmak ve kalın çerçeveli gözlük takmak.İnanamıyorum, bir anda hepsi bu formata büründü.Kim kimdir ayırt edemez oldum.Bu arada bir başka yükselen trend Lovells çikolatalarının partilere ve etkinlikleri sponsor olması.Normalde bedava sigara dağıtılmasına alışık olan biz parti insanları için, Lovells'in lezzetli çikolataları nefis bir alternatif oldu.

Müzik güzeldi.O kadar kalabalığa rağmen,pek fazla bir içki sorunu da yaşanmadı.Bardaki çocuklar canla başla çalıştılar,herkes içkisini rahatça aldı.Biz Vogue partisinden memnun kaldık sonuçta, ama bu gece Elle partisine gitmem.Bir tanesi yeterli bence. Yarın gece W'daki Damat-Tween ve Hello partisine ise mutlaka katılmayı düşünüyorum.Çünkü Dita Von Teese de orada olacak.

Dışarı çıkıp arabamızı beklerken Vogue'da çalışan çok cici bir kızla tanıştık.Ayak üstü sohbet ettik ve pek sevdik kendisini.Adı Duygu Şahin.

Arte,Duygu,Hakan

Ayşe Deniz, Fashion Weeek'den bildirmeye devam edecek, takip ediniz.